Mahalle Kahvesi Özeti

       
 

      Sait Faik Abasıyanık'ın bir diğer kitabı olan Sarnıç tadında, yine kısa öykülerden oluşan bu eser 22 kısa öyküyü ve Orhan Veli Kanık'ın Sait Faik hakkındaki düşüncelerini içeriyor.

      Bu hikayelerden benim için en akılda kalıcı olanları sizler için kısaca anlatacağım.

    Kitaba adını veren Mahalle Kahvesi ile başlamak istiyorum.Olay karlı bir kış günü mahalle kahvesindeki bir adamın başından geçmekte.
  Kahveye üstü başı karla kaplı genç bir adam girer.Birkaç dakika sonra ise başka bir adam telaşla gelir ,kahveden birilerini çağırır.Birisinin öldüğünden bahsederler.Genç adam bi anda yerinden kalkarak kahveciye ölenin babası olup olmadığını sorar.Kahveci ise genç adamı tersleyerek eve kesinlikle gitmemesini söyler.Zira evde onu da ölüm beklemektedir.Baş karakterimiz ise olanlara bir anlam veremez ve etraftakilere sorular yöneltmeye başlar.Bu genç adamın kız kardeşini kötü yola düşürdüğünü bu yüzden de ailesi tarafından reddedildiğini öğrenir.Kıza ne olduğunu da öğrenmek ister fakat kahveci tarafından terslenir.

     Beni de meraka düşüren Dört Zait ile devam edeceğim.
 Yazar soruyor, dışarıda birine yol sormak ya da ateş istemek için kimi seçersiniz ?  Nasıl seçersiniz ? Ne düşünür de ona sorarsınız ?  Mesela bi turist onca insan arasından sizin İngilizce bilebileceğinizi düşünüp sizi seçince soru sormak için, mutlu olmaz mısınız ? Yazar da bunun sorgusunu yapıyor.
   Daha sonra zavallı bir adamcağız elinde bir takım belgelerle soru soruyor yazara.Elindeki belge de işe girmek için istenen sağlık raporu.Dört zait varmış o belgede.Adamcağız iş yerine bunu verecek ama ne olduğunu bilmiyor.Yazar da önce kendisine soruldu diye gurur yapıyor ama o da bilmiyor ne olduğunu.Meğer o dört zait adamın frengi olduğunu gösteriyormuş.İş yerine onu vermesi işe giremeyeceği anlamına geliyormuş.

     Baba-Oğul'a gelecek olursak bir adamın iki  oğlu varmış.Okusunlar, adam olsunlar istemiş.Ne var ki sadece biri okumuş, doktor olmuş, yurtdışına gitmiş ama ailesini tanımıyor, onlardan utanıyormuş.Baba da yanında kalan , okumayan, haylaz ama kendisini çok seven oğluyla kalmış.Asıl adam olan oğlu buymuş yani.

     Bilmem Neden Böyle Yapıyorum? hikayesinde ise kahvede oturan bir ihtiyar var, tesbihi çalınmış.Yazardan şüpheleniyor.Yazar çalmadı ama şüpheli davranıyor.Zamanla bu durumdan memnun olmaya bile başlıyor.Anlamıyor da neden memnun olduğunu.

     Bir İlkbahar Hikayesi ise çok tatlı bi hikaye.Yaş 12, mevsim ilkbahar.Çocuk hasta yatıyor.Odasının duvarında bir ışık beliriyor.Nereden geldiğini merak edip kalkıp bakıyor.Meğer karşı evden bir kız, çocuğun odasına ayna tutuyormuş.Sonra çocuk da ona ayna tutmaya başlıyor.Fakat bir süre sonra çocuk ailesiyle beraber evden taşınıyor.Çok ağlıyor kızı bir daha göremeyeceği için.Şimdi 42 yaşında.Her ilkbaharda bu geliyor aklına.


   


   

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sokrates'in Savunması Özet

Sarnıç Özeti